bursa escort bayan

Altıparmak Escort Eve Gelen Escort Gemlik Escort Görükle Escort İnegöl Escort Karacabey Escort Kumla Escort Masöz Escort Mudanya Escort Nilüfer Escort Osmangazi Escort Otele Gelen Escort Rus Escort Sınırsız Escort Travesti Escort Ukraynalı Bayan Escort Yıldırım Escort
altıparmak escort çarşamba escort eve gelen escort gemlik escort görükle escort gürsu escort heykel escort inegöl escort iznik escort karacabey escort kestel escort masöz escort mudanya escort mustafakemalpaşa escort nilüfer escort orhangazi escort osmangazi escort otele gelen escort rus escort sınırsız escort üniversiteli escort whatsapp escort yıldırım escort
adalar escort adana escort anadolu yakası escort ankara escort antalya escort arnavutköy escort ataşehir escort avcılar escort avrupa yakası escort aydın escort bağcılar escort bahçelievler escort bakırköy escort balıkesir escort başakşehir escort bayrampaşa escort beşiktaş escort beylikdüzü escort beyoğlu escort bodrum escort bursa escort büyükçekmece escort çanakkale escort çatalca escort diyarbakır escort düzce escort edirne escort elazığ escort esenler escort esenyurt escort eyüp escort fatih escort gaziantep escort gaziosmanpaşa escort güngören escort istanbul escort izmir escort kadıköy escort kağıthane escort kartal escort kocaeli escort konya escort küçükçekmece escort kuşadası escort malatya escort maltepe escort marmaris escort mersin escort muğla escort pendik escort rus escort sakarya escort sancaktepe escort sarıyer escort şile escort silivri escort şişli escort sultanbeyli escort tuzla escort ümraniye escort üsküdar escort yalova escort
Bugun...


Konuk Yazarlar

facebook-paylas
ABHAZYA VATANSEVER`NİN SAVUNMASI
Tarih: 12-04-2020 19:17:00 Güncelleme: 12-04-2020 19:17:00


ABHAZYA VATANSEVER`NİN SAVUNMASI


Sosyal medyada gördüğüm bu yazınin bir kenarda durmasına gönlüm razı olmadı. Paylaşılmalı. Birçok kişinin de bilgisine sunulmalı Hanefi Çağlar’ın eline ve yüreğine sağlık) Özen Atsanba

 

İlk olarak konuya Çerkes soykırımı ile ilgili sorduğunuz soru ile başlayayım. Asıl bizlerin sana/sizlere sorması gerekli; ne oldu da daha bir kaç yıl öncesine kadar Çerkesleri (tabi Abhazları zaten) barbar, Kafkasya’nın eşkıyaları olarak suçlarken birden sözde dostları oluverdiniz?

Bu sorunun cevabı için 2007 yılına dönelim. Soçi şehri 2014 kış olimpiyatları için seçildiğinde Rusya başkanı Vladimir Putin'i arayıp ilk tebrik edenlerin başında Mihail Saakaşvili gelmekteydi. Saakaşvili o dönem Putin'i tebrik edip Olimpiyatların bölgeye refah ve barış getireceğinden bahsediyordu. Bkz. http://en.trend.az/regions/world/russia/953241.htm

Tabii o zamanlar Saakaşvili henüz kravatını yememiş, yaptığı savaş hesaplarının tutacağını düşünüyordu, lakin ki işler istediği gibi gitmedi ve sonrasında birden Soçi Olimpiyatları karşıtı oluverdi. Sonrasında Rusya’ya karşı kullanabileceği her türlü yolu denemeye karar verdi ve bunlardan bir tanesi de Çerkes soykırımı konusu oldu. Gürcistan’ın Abhazya gibi bir derdi olmasa şu an Rusya’nın en büyük dostu tıpkı geçmişte –defalarca- olduğu gibi yine Gürcistan olurdu ve o zaman eminim Çerkeslerin adını bile ağzınıza almazdınız. Tabiî ki bu da politikanın gerçek ve kirli yüzü maalesef.

"Geçtiğimiz yıl bugünlerde Gürcü parlamenter Jondi Baghaturia mecliste yaptığı konuşmada parlamenterlere şöyle seslenmiştir: "Dün ülkemizin vatandaşları, etnik Ermeniler buraya geldiler ve Ermeni soykırımının tanınmasını istediler. Size Çerkes soykırımının tanındığı bir günlük PR kampanyasını organize ettiğiniz de bunu yapmamalısınız diye söylemiştim. Şimdi bu insanlara ne diyeceğimi bilmek istiyorum..."

Bkz. http://www.rferl.org/…/georgian_parliament_sc…/24560199.html

Sonrasında benzer serzenişler artmaya başladı. Tabiî ki bu konuda hiç bir zaman Çerkeslerin tam desteğini alamadınız, bu politikalarınızla da almanız imkansız zaten. Bakalım bu oyununuzu daha ne kadar sürdürebileceksiniz.

Peki, gelelim “iyi niyetinize”, madem o kadar iyi niyetlisiniz, öyle olduğunuzu iddia ediyorsunuz, tarihi gerçekleri göstermek istiyorsunuz, neden acaba soykırım tasarısına Abhazları da dahil etmediniz? Sadece Türkiye'de 350 binden fazla Abhaz yaşıyor. Suriye, Avrupa vs bahsetmiyorum bile. Sence bu insanlar 19. yy'da Çerkes kardeşlerine yarenlik etsinler diye mi Türkiye'ye, Orta doğuya geldiler? Yoksa aynen Çerkesler gibi soykırıma mı tabii tutuldular?

Şunu da hatırlatmak gerekir ki, Rus-Kafkas savaşları döneminde Çerkes ve Abhazlar, Rus zulmünden inlerken, nüfuslarının büyük bir bölümü kaybederken Gürcüler bu dönemle Ruslarla işbirliği yapmış, Kuzey Kafkas halklarına karşı savaşmıştır. Hatta 21 Mayıs 1864 yılında Kabaada' da yapılan zafer geçidine Gürcülerde katılmıştır: Bkz. http://circassianworld.blogspot.co.uk/…/21-may-1864-from-dm… (Gürcülerin bu savaştaki rolü için sayfanın aşağısında Appendix bölümünde Austin Jersild and Neli Melkadze tarafından yazılmış makaleden alıntılara bakılabilir. Birçoğu Gürcü devlet arşivlerindendir. Daha ayrıntılı bilgi için Austin Jersild'in "Orientalism and Empire: North Caucasus Mountain Peoples and the Georgian Frontier, 1845-1917" Bkz. http://www.amazon.com/Orientalism-Empire-Cauca…/…/0773523294 adlı kitabına bakılabilir. Yine kaynakların birçoğu Gürcü devlet arşivlerinden alınmış bilgilere dayalıdır.)

Gürcü yanlısı, eski CIA ajanı Paul Henze bile makalesinde bu konuya kısaca yer vermiştir: "Wagner reported an expedition of 600 Russian regulars accompanied by 2,000 Georgian auxiliaries against the Ubykhs in October 1841" (Wagner 600 Rus askerinin 2.000 Gürcü destek kuvvetiyle Ubıhlar'a saldırdığını rapor etmiştir.) (sayfa 24) “The North Caucasus: Russia's Long Struggle to Subdue the Circassians”

Bkz. http://www.circassianworld.com/pdf/Henze_1990_Circassian.pdf

Bu savaşın sonun da Çerkeslerden ve Abhazlar'dan boşalan yerlere Gürcü nüfusunun yerleştirilme planlarından da kısaca bahsedelim. 1877 yılında Tilfliski Vestnik gazetesinde Gürcüce “vin unda iknes dasaxlebuli apxazetshi?” (Abhazya'ya kimler yerleştirilmeli?) adli bir makale yayınlandı. 1882 yılında Shroma gazetesi Çerkesya ve Abhazya'nın ilhak edilmesinin Gürcü halkının tarihinde ki en muhteşem olay olduğunu yazdı (Shroma '№15 (Gürcüce)). 4 Şubat 1879'da "Droeba" adlı bir başka gazete "Kafkasya'daki boşalan yerlere başka halklar gelmeden önce zaman varken yayılmalı" diye yazıyordu. Tabiki Abhazya'daki demografik yapıyı değiştirmeye yönelik en büyük adımlar Stalin (Dzugaşvili) - Beria döneminde atıldı. Stalin ve Beria'nın Abhazya'daki teröründen bahsetmeme gerek var mı?

Bu demografik değişimi Prof. Bruno Coppieters’ın Conciliation Resources ‘in için hazırladığı “A question of sövereignty: The Georgia–Abkhazia peace process” adlı makalede ki grafikten net olarak görebilirsiniz: http://abkhazworld.com/images/stories/conflict/conflict6.jpg (Orijinal kaynak: http://www.c-r.org/accord-article/roots-conflict)

İkinci olarak, 1992-1993 Gürcü-Abhaz savaşını Abhazya'daki Rus-Gürcü savaşı olarak adlandırmaktan ne zaman vazgeçeceksiniz merak ediyorum. Eğer madem konu sizin dediğiniz gibi ise, lütfen bana sadece 1 tane bu savaşı “Abhazya'daki Rus-Gürcü savaşı” olarak adlandıran ve batılı bir akademisyen tarafından yazılmış bir makale gösterebilirmisiniz? 1 tane yeterli olacak…


Madem Ruslar'a karşı savaşıyordunuz da nasıl oldu da Abhazlar nüfuslarının %4'ünü bu savaşta kaybetti? Peki neden General Karkaraşvili 90,000 Abhazı (Abhaz nüfusunun tamamı) öldürmek için 100,000 Gürcü'yü feda ederim diye nutuk sallıyordu?

 Bkz. http://www.youtube.com/watch?v=XzvtaZIMy98

Benzer bir tehditte dönemin bakanlarından biri olan Giorgi (Goga) Khaindrava tarafından Nisan 1993 yılında Fransız Le Monde Diplomatique aracılığı ile gelmiştir. Khaindrava ‘’Sadece 80.000 Abhaz var, yani onların gençlerinden 15.000 tanesini öldürerek genetik varlıklarını tamamen yok edebiliriz. Ve biz bunu yapacak güçteyiz.’’ demiştir.

Bkz.http://www.monde-diplomatique.fr/1993/04/BARTAK/10493 (Goga Khaindrava, ministre géorgien chargé de la région. Ils ne sont que 80 000, c’est-à-dire que nous pouvons facilement et complètement détruire le fonds génétique de leur nation en tuant 15 000 de leurs jeunes. Et nous en sommes parfaitement capables. )

Dodge Billingsley “BATTLE FOR GAGRA” adlı çalışmasında şöyle demektedir: “Birçok analiz Rusya'nın Abhazya'ya desteği konusunda ısrar ediyor. (Aslında yüzlerce Ukraynalı gönüllü Gürcü tarafında savaştı.) Buna rağmen bu analizde bir sorun var. İlk olarak Abhazya'da ki savaşa dahil olan bir çok savaşçı Rusya askeri değildi, Şamil Basayev gibi Kuzey Kafkasya'dan gelmiş bağımsız savaşçılardı. Diğerleri de Abhaz diasporasından, özellikle de Türkiye'den geldiler. İkinci olarak da Rus zırhlılarının ve savaş uçaklarının savaşa dahil olması problemli bir konu, çünkü iki tarafta da kullanılan tüm zırhlılar ve savaş uçakları Rus/Sovyet orijinliydi. Hatta Gürcü yetkililer Rus tanklarını ve gruplarını günlük, hatta saatlik kiraladıklarını açıkça belirtmişlerdir.” Bkz.http://www.combatfilms.com/cfrtv_archive_0009.asp (Orjinal metin en alt paragraftan okunabilir.)

Şimdi gelelim itiraflarınıza. Mamuka Kuparadze tarafından hazırlanan "Abşence of Will" adlı belgesel filmde Şevardnadze kendi başlattığı 1992-93 savaşı için "en büyük hatamızdı" demiştir: Bkz. http://vimeo.com/8826939 (filmin 5. dakikasında)

Filmin 12. Dakikasında dönemin Gürcü Generali Karkaraşvili itirafta bulunarak, "Maalesef Abhazya'ya organize olmadan girdik, gerçek bir hedefimiz bile yoktu ve direkt olarak köyleri yağmalamaya başladık ve yerel halkı, özellikle'de Ermenileri kendimize düşman ettik” diye itirafta bulunmuştur. Yine aynı filmde Güram Odisharia (şu an ki Kültür bakanınız) “plajda güneşlenirken birden helikopterlerin ve tankların şehre ateş açığını gördüm” deyip (filmin 18. dakikası) sonrasında da Rusların kendilerine 50 tank verdiğini ve sonrasın da Abhazları'da silahlandırdığından bahsetmektedir.

Aslında Şevardnadze'ye savaşı başlatmak için kendisine yeşil ışığı yakan dönemin Rus başkanı Yeltsin olmuştur. Bu durum 1997 yılında yayınlanan “Gürcü Kronikleri” ('The Georgian Chronicle', Monthly Bulletin, January-February 1993, p.7) adlı aylık derginin 7. Sayfasında ki makale de açıkça belirtilmiştir.

Savaş sonrasında da özellikle Rusya’da dönemin dış işleri bakanı Andrei Kozirev (http://en.wikipedia.org/wiki/Andrey_Kozyrev ) Abhazya'yı Gürcistan'a döndürmek için her yolu denemiştir. Yeltsin döneminde, 1994 yılında savaştan hemen sonra Abhazya ekonomik ve politik ablukaya alınmıştır. Bu yaptırımlara göre 16 ile 65 yaş arasındaki Abhaz erkeklerinin Rusya-Abhazya sınırını oluşturan Psou nehrini geçmesi yasaktı. Hatta en basit antibiyotiklerin, medikal ihtiyaçların bile Abhazya’ya girişi yasaklanmıştır. Madem Rusya Abhazya yanlısıydı, neden acaba Abhazya'ya karşı böylesine sert bir ambargo politikası uygulamıştır?

Rusya’ya karşı Gürcistan 2008’de sadece 5 gün dayanabilmiştir. Eğer iddia ettiğiniz gibi bir durum olsaydı, emin ol 1992-1993 savaşı da 14 ay sürmezdi.

Diyorsun ki masada görüşelim... Savaş'tan önce bunu size teklif eden Abhazlar'dı fakat buna karşılık Abhazya'yı dişinize kadar silahlanarak cevap veren sizlerdiniz. 14 Ağustos 1992 yılında Abhazya'ya saldırdınız, savaş bir yıl sürdü ve savaşı KAYBETTİNİZ. Mayıs 1998'de tekrar saldırdınız. 2006 yılında sizin de imzanızın olduğu 1994 Moskova anlaşmasının maddelerini Bkz.( http://www.incore.ulst.ac.uk/serv…/…/agreements/pdf/geo1.pdf ) hiçe sayarak Kodor bölgesine asker yığdınız Bkz.(http://www.rferl.org/content/article/1070254.html)

2008 yılında bir savaş daha başlatarak Güney Osetya'yı hedef aldınız. Eğer bunda başarılı olsaydınız bir sonraki hedefiniz Abhazya idi.

Şu an Cenevre görüşmelerin de Abhazya işte tam da bu nedenle sizden tekrar Abhazya’ya karşı silahlı bir girişimde bulunmamanız için bir anlaşma imzalamanızı istiyor fakat siz toplantıları terk ediyorsunuz, böyle bir antlaşmayı imzalamaktan kaçınıyorsunuz. Gerçi yukarıda ki örnekte olduğu gibi imza attığınız anlaşmaları bile hiçe sayarak silaha sarılıyorsunuz. Savunma bakanlığınız 2008 yılında yayınladığı video'da Hitler'den alıntı yaparak Abhazya ve Osetya'nın ancak silah zoruyla geri alınabileceği fikrini toplumunuza aşılıyor.Bkz. http://www.youtube.com/watch?v=NBQZkYOyHjY

Stalin (Dzugaşvili), Gamsahurdia, Şevardnadze, Saakaşvili, her lider ayrı bir savaşın, çatışmanın sorumlusu. Buna rağmen hala Hitler'den alıntı yapmaktan utanmıyorsunuz.

İngiliz yazar Carl Bechhofer "Denikin’in Rusya’sın ve Kafkasya 1919-1920" ( Londra 1921) adlı eserinde şöyle demiştir: "Gürcistan’ın özgür ve bağımsız sosyal demokrat iktidarı kendi sınırları içindeki işgalciliği ve katı bürokratik zulmü itibariyle hafızamda sonsuza kadar emperyalist küçük milliyetin klasik örneği olarak kalacak. Şovenizmi üst sınırlarını bile aşıyordu.” İngilizce tam olarak: “The Free and Independent Social-Democratic State of Georgia will always remain in my memory as a classiç example of an imperialist ‘small nation.’ Both in territory-snatching outside and bureaucratic tyranny inside, its chauvinism was beyond all bounds.

Bkz. ” http://books.google.co.uk/…/In_Denikin_s_Russia_and_the_Cau…

2005 yılında Abhazya ve Gürcistan arasındaki görüşmeler irakli Alasania aracılığı ile gerçekleşmekteydi. O yıl Abhaz Dışişleri bakanı Sergey Şamba "Geleceğe bir anahtar" adlı belge ile Tiflis'e geldi. Yine “Absence of Will” belgeselinde Paata Zakareishvili bu olayı şöyle anlatmakta: (36. dakika) "Her konuda anlaşamamıştık fakat iyi karşıladığımız birçok şey vardı ve çatışma tarihinde ilk defa Rusya'dan hiç bahsedilmedi bile. Saakaşvili en azından oturup böyle bir ziyarete iyi niyetle karşılık verebilirdi fakat onun yerini aynı gün Abhazya'ya mesaj verilmek üzere kurulan Senaki askeri üssünü ziyaret etti. Bu Saakaşvili'den direkt bir mesajdı." (37. dakika) Bkz. http://vimeo.com/8826939)

Şimdi tüm bu olanlardan sonra hangi yüzle hala masada görüşelim diyebiliyorsunuz? Görüşecek ne kaldı acaba? Abhazya'yı Rusya'nın kollarına itende, Ruslar'a mahkum bırakanda Gürcistan'ın izolasyon politikaları olmuştur. Avrupa, Amerika, Abhazya ile ilişki kuralım dedi de Abhazya hayır mı dedi? Geçtiğimiz yıllar da bazı batılı şirketler Abhazya’da yatırım yapmak istemiş, sonrasında Gürcistan’dan gelen baskılar sonucu yatırım kararlarını geri çekmek zorunda kalmışlardır.

Bkz.http://www.hurriyet.com.tr/english/finance/11716897.asp vs http://www.civil.ge/eng/article.php?id=20984

http://www.abkhazworld.com/…/829-abkhazia-and-the-finnish-c… vs
http://www.georgiatimes.info/en/news/73685.html

...

Bırakın yatırımları, yurt dışında tedavi olmak için vize almaya çalışan hasta Abhaz çocukları için bile girişimde bulundunuz, onların vize almasını engellediniz. Bkz.

http://en.rian.ru/world/20090513/155011657.html
http://en.rian.ru/world/20090515/155024290.html

Abhazya'ya Rusya'dan başka kapımı bıraktınız? 23 Nisan'da Türkiye'ye gelecek çocuklar bile sizi korkuttu, onları bile engellediniz.

Hala Abhazya'nın Gürcistan toprağı olduğu rüyasını görüyorsunuz... Hala Stalin’in Sovyet sınırları için savaşıyorsunuz…

Abhazya işte orada, madem Gürcü toprağı hadi gidin de bayrağınızı dalgalandırın o halde...

Gücünüz yetiyorsa…

 

Hanefi Çağlar

 



Bu yazı 5295 defa okunmuştur.

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YUKARI