rbet paşacasino betmatik mercurecasino giriş
YISTANBULAKO VE ŞİŞ NANİY
Yıstanbulako ve Şiş naniy'i bilirmisiniz?
Yıstanbulako ve şiş naniy iki ayrı ağıttır. Aynı dil kökeninden gelen Adige ve Abhaz dillerinde yıllardır söylenen aynı konuyu işleyen trajedir.
YİSTANBULAKO İSTANBULAKO
wo yistambıl ğueguşşe ari Ey İstanbulun uzun yolu wue wui naşe-khaşi Ne dolambaçlısın sen
Jilem khıdesnawua Benim güzel sevgilimide
Wo wo wo ri ra Wo wo wo ri ra
Yistambılım daşe mığori de İstanbula götürüyorlar bizi.
ŞİŞ NANİY ŞİŞ NANİ
şiş naniy,şiş naniy Ninni yavrum ninni
Wıçüa wa naniy Uyu yavrum ninni
Rıynü yıgam wabiy waniy Ananın babanın evinde değilsin
Amşıneykua wamamiy Karadenizin koynundasın
Zıguı ştıtswa açürkupakua Kabaran dalgalar
Wa wırtsıswa wırımamiy Seni sallayıp duruyor.
Kuzey Kafkas çoğrafyasında yaşıyan literatürü oluşmuş tüm anadillerin yazarları,şairleri hikayelerinde,romanlarında,şiirlerinde hep aynı temayı işlerler tıpkı İstanbulako ve Şiş nanide olduğu gibi.
Biz Çerkesler ,Abhazlar ve tüm Kuzey Kafkas Halkları İstanbul'a turistik seyahat amacı ile gelmedik.
Biz bazıların söylediği gibi Türkiye'ye gelmedik.Biz çok dilli, çok kültürlü,çok inançlı Osmanlı İmparatorluğuna sürgünle geldik.
Biz Anadolu topraklarına gelirken Osmanlı İmparatorluğu ile Rus Çarlığı arasında yapılan bir anlaşma olduğunuda birileri bilmek istemiyor ama arşivlerde o trajedinin belgeleri mevcut.
Yurtlarımızdan sürgün edilip koparıldık ama yurt sevgimizi hiçbir güç kalplerimizden söküp atamadı.
Türkiye Cumhuriyeti kurulurken biz çerkesler en ön safhada yer aldık.
Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı İmparatorluğunun mirasını kabul etti.Ancak Osmanlı İmparatorluğunun çok dilli,çok kültürünü,çok inancını kabul etmedi.Bir miras babadan oğula kül olarak intikal eder.Ben babamın malını,alacaklarını kabul ediyorum ama borçlarını kabul edemem diyemez.Kemalist yönetimler dilleri,kültürleri,inançları kabul etmiyerek insanın doğal yapısına,demokrasiye ve insan haklarına uygun olmıyan tek tipi savundu.Bizim sesleri,bizim renkleri yok saydı.
Türkiye Cumhuriyeti kurulur kurulmaz kemalistler,çerkes okullarını,çerkes derneklerini kapattılar.İstiklal savaşının sembol şapkası Kafkas kalpağını şapka kanunu çıkartarak yasakladılar ve şapka kanununu reform olarak lanse ettiler İstiklal savaşın sembolü Kafkas kalpağını giyen insanlarımız hapse atıldı.Askeri okullardan çerkes kökenlileri attılar.''Vatandaş türkçe konuş,konuşmayanları ikaz et''diye uygulamalarda bulundular.Okullarda aramızda çerkesçe konuşunça öğretmenlerimizden dayaklar yedik .
Şimdiye kadar kurulan tüm siyasi partiler,bu ülkenin üçüncü demografik yoğunluğu olan Kafkas halkının oyunu almak için çerkes kökenlileri seçilme şansları olmıyan sıralara koyarak onları garnitür olarak kullandılar.
Türkiyenin ÇOĞULCULUĞA ihtiyacı vardır.
ÇOĞULCULUK ,toplumsal yaşamda her düşüncenin,eğilimin,gerçekliğin var olmasını,eşitlik ve özgürlüğü savunan görüştür.
İşte bu çağdaş demokratik ,insancıl görüşleri savunan,yok kabul edilen anadillerin,kültürlerin,kimliklerin,inançların,renklerin artık bir partisi var.
ÇOĞULCU DEMOKRASİ PARTİSİ.
Dünyada Çerkes halkının en yoğun yaşadığı kent İstanbuldur.Bu kentin renklerinden biride yok kabul edilen halklar içindeki Çerkeslerdir.
Çerkesler gibi yok kabul edilen halklar,kimlikler,anadiller,kültürler işte size İstanbul Bağımsız Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Avukat DOĞAN DUMAN.
Doğan DUMAN bizim,sizin,hepimizin sesidir.Ona tüm gücümüzle ses verelim.Dünyanın en büyük metropol kentlerinden biri olan İstanbulda bizimde var olduğumuzu birilerin bilme zamanı gelmiştir.
Yıstanbulako ve şiş naniyi bilenler ve bilmeyenler ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için oyumu kendime Avukat DOĞAN DUMAN'a veriyorum.
Yerel seçimlerde devletin tüm imkanlarını çar çur ederek kullanan siyasi parti adaylarını değil Türkiye Cumhuriyeti devletini ve halklarını seven ve dikkate alan İstanbul Bağımsız Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Doğan Duman'a destek verelim.
Biz AĞRI dağı kadar Türkiyeliz.
Biz ELBURUZ dağı kadar kafkasyalıyız.
Biz TÜRKİYE halklarındanız.